28 Mayıs 2015 Perşembe

Şikayetçiyim

Erdoğan Arıkan'ı nasıl bilirsiniz?
Objektif, samimi, dürüst, sahtekar, melek, şeytan...
Varsa bir hükmünüz kendi bileceğiniz iş ama siz yine de şunlara bir bakmadan geçmeyin.

Kendi ifadesi ile "tesadüfen spiker" olan Arıkan, benim ifadem ile ölü maçları dirilten bir futbol spikeridir. Hele radyodan dinliyorsanız, olmazsa olmaz olan ses perdelerini bir açıp bir kapatır ve bazen gölgede bazen ise güneşte bırakır Galeano'nun deyimiyle "futbol dilencilerini".

Hatta bazen o kadar çok heyecanlanır ki bir pozisyona, golü yemek üzere olan dinleyici Fenerbahçeli ise onu Galatasaraylı, aksi durumda ise Fenerbahçeli beller. Ama ben ne kadar eminsem Fenerbahçeli olduğuma, onun da Galatasaraylı olduğuna dair en ufak şüphem yok.(bkn: Bir önceki cümle:)

Buraya kadar yolunda olmayan bir şey yok  ama ya sonra...

Sonrası 3 Temmuz.
Kahrolası, hayallerimizi çalan, futbolla ilgilenen ve az biraz kafası çalışan herkesi derinden etkileyen, hala sahneden çekilemeyen bu çirkin oyun, Arıkan'ı da yeni bir pozisyon almaya itti.

Futbolu anlatan adam olmaktan sıyrılıp, o da sahanın dışını yorumlayanlara dahil oldu. Bir yandan endüstriyel futbol karşıtı, alt lig takımlarının dostu kostümünü üzerine uydururken, öte yandan vurun abalıya düsturuyla Fenerbahçe karşıtlığıyla prim kazananlardan oldu.

Çok geriye gitmeden bir örnek ile durumu ortaya koymaya çalışalım şimdi de...

Mart ayı sonunda oynanan Fenerbahçe-Beşiktaş maçı, Bilic ve Emre Belözoğlu arasında yaşanan olaylar ve bu konuya ilişkin BJK başkanı Fikret Orman'ın söyledikleri ve sonrasını futbolla ilgilenenler elbette hatırlar ancak yine de özetlemekte fayda var.

Fikret Orman, Emre'ye özetle ahlaksız dedi.
(http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/28543820.asp)
Milli takım kampında bulunan Emre için, kamp yaptıkları yerde küfürlü pankart açıldı. (http://www.milliyet.com.tr/emre-belozoglu-fikret-orman-i-fenerbahce-2034889-skorerhaber/)

Aynı tarihlerde bu konunun da işlendiği ve Erdoğan Arıkan tarafından yönetilen spor programında, diğer iki yorumcu bu ifadenin haddini aştığını ifade etmeye çalışırken, Arıkan müdahil oldu ve Fikret Orman'ın bu konuda haklı olduğunu belirterek, Orman'ı destekler ifadelerde bulundu.

Orman ne demişti? "Emre ahlaksız!"
Arıkan ne dedi? "Fikret Orman haklı."

Çok değil yaklaşık bir hafta sonra, Rize deplasmanından dönen ve kaptan Emre'nin de içinde olduğu Fenerbahçe kafilesine Trabzon il sınırları içinde silahlı saldırı gerçekleştirildi. Otobüs şoförünü hedef alarak yapılan saldırı ile onlarca sporcu katledilmeye çalışıldı.
(http://www.ntvspor.net/haber/futbol/127062/fenerbahce-otobusune-ates-acildi)

Mayıs ayının ortalarına gelindiğinde ise bu sefer kişisel seyahat özgürlüğünü kullanmaya çalışan Emre Belözoğlu'na feribotta iken saldırı gerçekleştirildi. Üzerinde forma yokken ve şahsi arabasının içindeyken.
(http://www.milliyet.com.tr/emre-belozoglu-na-saldiri-fenerbahce-2059348-skorerhaber/)


Arıkan bu konulara ilişkin ne dedi, açıkçası ben ilgilenmedim.

Asıl ilgilendiğim ise,14 Nisan 2011 Perşembe günü Resmi Gazete'de yayımlanan, "Sporda Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun" olarak yazıldığında bir şey ifade etmeyen ancak 6222 dendiği vakit Fenerbahçe şike yaptı diye tamamlanan tekerleme.

İşine gelene yaptırımları olan bu kanunun 22. maddesi şu şekilde;
Şiddete neden olabilecek açıklamalar
MADDE 22 – (1) Sporda şiddeti teşvik edecek şekilde basın ve yayın yoluyla açıklamada bulunan kişilere, fiilleri suç oluşturmadığı takdirde, beşbin Türk Lirasından ellibin Türk Lirasına kadar idari para cezası verilir.
(2) Birinci fıkra kapsamına giren fiillerin spor kulübü veya federasyon yöneticileri tarafından işlenmesi halinde, birinci fıkra hükmüne göre verilecek ceza beş katına kadar artırılır.
(3) Birinci fıkra kapsamına giren fiilleri işleyen kişiler, ayrıca idari tedbir olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanır. Bu yasak, kararın verildiği tarihten itibaren üç ay süreyle uygulanır. Koruma tedbiri olarak yasak kararının uygulanmasına ilişkin esas ve usuller, bu tedbir bakımından da uygulanır. Ancak 18 inci maddenin sekizinci fıkrası hükmü bu kişiler bakımından uygulanmaz.
(4) Birinci fıkra kapsamına giren fiillerin, haber verme ve eleştiri hakkının sınırları aşılarak yayımlanması halinde, ilgili basın ve yayın organının işleticisi olan gerçek veya tüzel kişiye, yüzbin Türk Lirasından beşyüzbin Türk Lirasına kadar idari para cezası verilir. Birinci fıkra kapsamına giren fiillerin tekrar tekrar yayımlanması halinde, haber verme hakkının sınırları aşılmış kabul edilir.
6222 nolu kanunun, 22. maddesine ait 1 ve 4 nolu fıkralarına göre, Erdoğan Arıkan'dan şikayetçiyim Hakim Bey!