8 Şubat 2010 Pazartesi

300 Saniye = 2 Dakika

Bırakın Çengelköy eşrafından olan uzununu, turşuluk bodur olanı çıksa idi o sahaya,  dolanan beşer kadar şaşmazdı maçın içine. Daha çeyrek saat dolmadan Emre’den yediği zılgıttan adamakıllı afallayan, formadan çekmenin hak olduğuna kendini inandıran, eskiden kalma alışkanlıkla ofsayt kovalamaktan önünde olup bitenleri göremeyen bir hakem vardı sahada.
  • Bilica’yı atmadı, Bebe’yi de atamadı.   
  • Maç boyunca ateşin altına odun atmakla meşgul olan kaptan Barış’ı oyunda tutarken, Topuz’u attı.
  • Görmeyen gözlerin bile görmek zorunda olduğu, devamı gol olan pozisyon dahil 4 tane penaltıyı veremedi.
  •  Normal süreye 300 sn ilave edip, golün santrasına 60, Topuz'un kırmızı kartına 120 sn heba ettikten sonra, kazara gelebilecek bir gole mani olmak için uzattığı sürenin tamamını bile oynatamadı.
"Oyna oyna..."

Ama unuttuğu bir şey vardı; "Hıyar akçesi ile alınan eşeğin ölümü sudan olur."

Hiç yorum yok: